50 yıl boyunca birkaç küçük girişimin dışında sürekli gelir kaynağı oluşturulamamış olması herkesin malumudur.
Bu noktada tarihsel bir kadere dönüşen bu durumu değiştirmek adına, özellikle yönetimimizin çok büyük gayret sarf ederek üst üste uygulamaya koyduğu projelerin, eksik ve yanlış bilgilerle itibarsızlaştırılmaya çalışılması, en hafif tabiriyle Bursaspor'u hedef alan bir tavırdır.
Eksik/yanlış istihbarat ya da dedikoduları, masum bir soruymuş izlenimi yaratmak suretiyle tarafımıza yönelten ve doğruyu öğrenme arzusundan ziyade, sorunun kamuoyunda yaratacağı kuşkuyla doğrudan bir algı operasyonu gerçekleştirenler, bu sayede gazetecilik mesleğini toplum nezdinde tartışılır hale getirdikleri gibi yaptıkları işe, yani mesleklerine duyulan güvensizliğin baş aktörleri konumunda olmaya devam etmektedirler.
Bu tarif ettiğimiz duruma uyan ve sıklıkla tanık olduğumuz gelişmelerden biri daha, Sayın Orhan Güney'in bugünkü köşe yazısında yer almıştır.
Başta akaryakıt Anonim Şirketimiz tarafından yürütülen benzin istasyonları ile ilgili süreç, ardından bir kulüp personeli ve Yeşil Bursa Kulüp Başkanı'nın ayrılışları ve son olarak da üye alımı ile ilgili konular, tam da bu sözünü ettiğimiz algı operasyonunun bir parçası olarak kamuoyuyla paylaşılmıştır.
Benzin istasyonları ile ilgili bürokratik süreç titizlikle yürütülmüş ve ihale aşaması da Bursaspor'un menfaatleri doğrultusunda dikkatle sürdürülmektedir. Burada en küçük bir ihmalin olmadığını, hatta ihale sürecinin kayıt altına alındığını Bursaspor kamuoyunun bilmesini istiyor ve sürecin tamamlanmasından sonra herkesin içine sinecek bir sonucun alınacağından kuşku duymuyoruz.
Söz konusu köşe yazısında ele alınan hususlar, süreci gölgelemek ve camiamızı rahatsız etmek dışında, Kasım ayı içinde futbolculara yapılması gereken ödemeler için de kaynak oluşturacak bu projenin aksamasını ve takımın da huzursuz edilmesine yönelik bir beklentiyi işaret etmektedir.
Ayrıca paylaşmak istediğimiz ikinci husus, idari kadrolardaki tasarruflarla ilgilidir.
Bursaspor, hem sportif hem de kurumsal anlamıyla bundan 10 sene önceki Bursaspor'dan çok farklıdır.
Giderek büyüyen faaliyet alanı, iş hacmi ve ekonomisi, idari olarak da bazı yapısal değişikliklerin gerçekleştirilmesini zorunlu kılmaktadır. Bu anlamda değişime ayak uyduramayan ya da bunun bir parçası olmak istemeyenlerin yönetimin takdiri veyahut kendi inisiyatifleriyle ayrılmalarının doğal olmayan bir sonuçmuş gibi kamuoyuna yansıtılması da manidardır.
Bu doğrultuda Mali İşler Sorumlusu ile birlikte Yeşil Bursa Başkanı'nın görevi bırakması da kendi inisiyatifleri ile alınmış kararlardır.
Son olarak, daha katılımcı ve hepsinden önemlisi hür iradenin egemen olacağı bir üye yapısına ulaşmak maksadıyla hayata geçirdiğimiz 16 bin üye projesiyle ilgili yapılan yorum ve yaratılmak istenen algı ise gerçek niyeti ortaya koymaktadır.
Bursaspor'un büyümesi ve üye yapısıyla da daha geniş ve büyük bir aileye dönüşecek olması kontrolü güçleştireceğinden, proje daha çıkış aşamasındayken yıpratılmak istenmektedir.
Bursaspor'un büyümesinden ve daha güçlü bir kulüp olmasından korkanlar, açıklamamızın başında dikkati çektiğimiz gibi bir algı operasyonu yürütmektedirler.
Yönetim olarak Bursaspor kamuoyundan talep ve beklentimiz, yapılan haber ve yorumların bu gerçekler ışığında doğru okunmasıdır.
Bursaspor camiasının, gizli ajandalara sahip olanların, yalan yanlış bilgilerle yaratmaya çalıştıkları gündemin bir parçası olmayacaklarına ve özellikle şu günlerde sportif olarak yakaladığımız ivmeyle birlikte güzel atmosfere sahip çıkacaklarına eminiz.
Saygılarımızla...
Bursaspor Kulübü
BENZİN İSTASYONU İHALE SÜRECİ
Gerçekleri eğip bükmeyi ve bu sayede kamuoyunda farklı algılar yaratmayı alışkanlık haline getirenlere verebileceğimiz en etkili cevabın 'şeffaflık' olduğunu biliyoruz ve bundan önce olduğu gibi, bugün de benzin istasyonu ihalesi süreciyle ilgili ortaya atılan iddialara, süreci Bursaspor kamuoyuyla paylaşarak en doğru cevabı vereceğimize inanıyoruz.
Değerli Bursasporlular...
Bizden önceki yönetimin alımını gerçekleştirdiği 9 bin metrekarelik alanın benzin istasyonları olarak değerlendirilmesine ilişkin ilk adımları, göreve geldikten hemen sonra attık.
Prosedürler, Büyükşehir ve İlçe Belediye Başkanlarımızın katkılarıyla hızlı bir şekilde tamamlanmış ve ardından 11 Akaryakıt Firması ile irtibata geçmek suretiyle, kendilerinden 15.10.2014 tarihine kadar fiyat teklifleri istenmiştir.
Ancak bazı şirketlerin teklif oluşturma noktasında sıkıntılar yaşayabileceklerine dair talepleri üzerine, ihale tarihi 24.10.2014 olarak yenilenmiştir.
24.10.2014 tarihinde, Kadoil, Q Petrol, OPET, Shell, Türkpetrol, Balpet, Petrol Ofisi, BP, Turkuaz, TOTAL ve Lukoil'den oluşan 11 değerli firma, temsilcileri vasıtasıyla Özlüce Tesislerimize gelerek, kapalı zarflarını teslim etmişlerdir. Bu işlemler sırasında görüntüler de kulübümüzün medya departmanı tarafından çekilmiş ve arşivlenmiştir.
Bu arada ihale şartnamesi, Bursaspor'un menfaatlerini maksimum düzeyde koruyarak oluşturulmuş ve 9 dönümlük arazinin kot seviyesine çıkartılması, akaryakıt istasyonlarının yapılması ve idari binanın inşası dışında, belli bir alanın kullanımının da Bursaspor'a bırakılması gibi hususların, ihaleyi alacak firma tarafından üstlenilmesi sağlanmıştır.
Bazı firmalar fiyat teklifi vermeyeceklerini belirttikleri bir teşekkür mektubu sunmuşlardır. Fiyat teklifi verenler arasında da en yüksek rakamı veren firma da TOTAL olmuştur.
Ayrıca köşe yazısında adı geçen İlhan Parseker'in bu sürece katkısı, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Enerji ve Petrol Meclisi Kurucusu olması sıfatıyla, 11 Akaryakıt firmasının en üst düzey yetkilileriyle irtibat kurmamızı sağlamasından ibarettir. Bu vesileyle süreci hızlandırdığı için Bursaspor Kulübü olarak kendisine de ayrıca teşekkür ederiz.