Son haftalarda stadyumumuzda oluşan boşluklar ve bu konudaki tartışmalara ilişkin olarak görüşlerimizi ve taleplerimizi iletmek, tarafımıza düşen cevap hakkını kullanmak maksadıyla bu açıklamayı yapma gereği hissetmiş bulunuyoruz.

Konu hakkında gerek kulüp yöneticilerimiz, gerek kimi futbolcularımız, gerek Teknik Direktörümüz Ertuğrul Sağlam, gerekse basın mensupları bugüne dek çok sayıda yorum ve eleştiride bulundular. Bizler, bu konuda cevap hakkımızı kullanmaktan feragat ettikçe ne yazık ki eleştirilerin dozunun arttığını ve sorunun asli sebeplerinin gözden iyice kaçırılmaya başlandığını üzülerek görmekteyiz. Bu konu hakkında yorum yapma yetkisini kendinde bulan herkes, öncelikle sorunun sebeplerini iyi kavradığından emin olmalıdır. Durumu bu noktaya getiren sürecin takımımızın performansına dair tartışmalardan çok yönetimsel ve psikolojik etkenlere dayandığı net bir şekilde kavranmalıdır. Bunlar olmadan kimse konu hakkında konuşma hakkını kendinde bulmamalıdır çünkü bunlar bilinmeden yapılan her yorum ve değerlendirme, kısır tartışmaları büyütmekten başka bir işe asla yaramayacaktır.

Tribünlerimizin ve taraftarlarımızın birçok konudaki talep ve eleştirilerinin dikkate alınmaması ve bir nevi göz ardı edilmesi, bilet politikalarındaki bazı tutarsızlık ve yanlışlıklar, transfer çalışmalarındaki plansızlık, yaratılan çeşitli mağduriyetler, taraftarın birçok platformda yalnız bırakılması gibi sebepler, bize göre ne yazık ki bu sorunun asıl nedenleri olarak karşımızda durmaktadır. Bursaspor'un menfaatleri için bu sorunları giderme yükümlülüğü bulunan ancak taraftarla ve camiamızla iletişim konusunda en basit tabiriyle sınıfta kalan yöneticilerimizin yapamadığını Sayın Teknik Direktörümüz Ertuğrul Sağlam'ın yapmaya çalışması da taraftar ile Sağlam arasındaki bağı zedelemektedir. Bu yol çok zararlı ve acilen dönülmesi gereken bir yoldur.

Bursaspor taraftarı, iyi günde olduğu gibi bu takımın en kötü gününde de on binler eşliğinde yanında olmuştur, olmaya da devam etmektedir. Bu samimiyeti sorgulamaya kimse asla kalkmamalıdır. Geçmişte yaşanan bazı kötü örnekler ve camiamızdaki insanların kutuplaşmanın zararlarına dair büyük tecrübelere sahip olması, insanları stadyum içi tepki hakkından feragat etmeye itebilir ancak bunlar sorun/sorunlar olmadığı anlamına gelmemektedir. Yöneticilerimiz konu hakkında eleştiri yoluna başvuracağına, acilen kendi elleriyle tıkadıkları iletişim yollarını açmalı, taraftarın taleplerine kulak vermeyi denemelidir. Hatalarıyla yüzleşmekten kaçanlar ile varılacak bir hedef yoktur.

Teksas.ORG