27 Şubat 2012 | 16:10
28902 okunma
Bugün yapılan TFF Genel Kurulu sonrasında, yaşananlar, gelişmeler ve kulübümüzün tavrına ilişkin olarak yapma gereği duyduğumuz açıklamamızdır;
Kamuoyuna;
Aslında bu yazıyı kime yazıyoruz, bu yazının muhatabı kim bilmiyoruz! Açıkçası; bu tür bir yazıyı yazmak zorunda kaldığımız için de üzüntü içerisindeyiz! Türk futbol tarihine ‘kara gün’ olarak geçeceğine inandığımız bu günü (27 Şubat 2012) yaşayanlardan ve bu yaşananlara engel olamamış olmaktan duyduğumuz üzüntü kadar, bu günü birer ‘Bursasporlu’ olarak geçirmiş olmaktan da sevinç, gurur ve onur duyuyoruz. Çünkü dik duruşumuz; Bursasporluluğumuzdandır.
3 Temmuz’da başlayan ‘şike soruşturması’ sürecinde ve ardından bu güne kadar yaşananlar esnasında Bursaspor Kulübü ve taraftarları olarak sergilediğimiz kesin ve omurgalı duruşun, sağduyulu ve futbolun adil bir oyun olması gerektiğini düşünen herkes tarafından alkışa değer bulunduğunu biliyoruz. Yeşil beyaz formamız, üstüne bir leke bile almadan bu süreçten çıkarak hepimizin göğsünü kabartmıştır. İnanıyoruz ki; kulübümüz, Yönetim Kurulu’muz ve tribünlerimizin yaşanan süreçte ortaya koyduğu ‘direnişi’ futbol tarihimiz altın harflerle yazacak ve bu tavrın değeri yıllar geçtikçe daha iyi anlaşılacaktır.
Yönetim Kurulu’muzu bu vesileyle ‘Bursasporluluğun gereği olarak ortaya koyması gereken tavrı’ ortaya koyduğu için tebrik ediyoruz çünkü ‘karşı tarafta yer alanların’ herkesi nasıl yanına çektiğini gördükten sonra bir karşı tavır benimsemenin ne kadar zor olduğu tam manasıyla görülmüştür.
Şike soruşturmasında ismi geçen kulüplerin, kendilerine uygulanması muhtemel yaptırımlarla ilgili değişiklik teklifi hakkında oy kullandığı bir süreçte yaşanan ve yine soruşturmada ismi geçen kulüplerden birisinin başkanının “Gerekirse Avrupa’ya gitmeyiz” tarzı söylemlerinin ardından kısa süre geçmişken TFF Başkanı olduğu bu süreçte yaşanacak hiçbir şeyi aslında ilginç bulmuyoruz. Bu iki gelişme, zaten ilginçlik konusunda bir çığır açmıştır! Çünkü İstanbul takımlarının refahı, mutluluğu ve başarısı üzerine kurulu olan futbol düzenimiz bunlara son derece elverişlidir. Asıl şaşırdığımız şey, 16 Mayıs 2010’da elde ettiğimiz ‘temiz’ şampiyonluğumuz sonrasında “Gözün aydın” diyerek seslendiğimiz ve yanımızda gördüğümüz Anadolu kulüplerinin bu süreçteki tavrıdır. Adeta bir çocuğa ağlamaması için verilen bir emzik gibi, sürekli olarak dillendirilen “Yayın geliri biter” , “Düşerlerse ligin bir anlamı kalmaz, futbol biter” gibi söylemlere kanan hiç kimse bundan sonra yanımızda değildir. Kulüplerinin tavırlarına karşı duran ve sesini çıkarma cesaretinde bulunan taraftar gruplarını ise bu söylemin tamamen dışında tutuyoruz. Çünkü bizim gözümüzde tribünler de bundan böyle, 3 Temmuz ve sonrasında ortaya koyduğu tavra göre ikiye ayrılmıştır.
Bu hafta sahamızda bir Milli Maç oynanacak ve Milli Takım’ımız hazırlık maçında Slovakya’yı ağırlayacaktır. Ülke sporseverlerimiz bu süreçte yaşananlara ses çıkarmıyorsa, yöneticilerimiz ve spor yöneticileri ülkemiz futboluna reva görülen bu duruma razıysa Slovakya maçında hangi değerler desteklenecektir, bunu merak etmekteyiz! Çünkü yaşananlar hepimize işlemiş olan futbol sevgisini zedelemekte ve ‘adilliğe’ olan inancımıza zarar vermektedir.
Geçmişte olduğu gibi bu süreçte de dik duruşun adı olan ve ‘omurgalı duruşun simgesi’ haline gelen gerek kulüp yönetimimiz, gerekse tribünlerimizin her ferdine selam olsun! Hangi renkten olursa olsun yaşananlara sesini çıkarma cesaretini gösteren futbolseverlere selam olsun! Elbet bir gün kafasına eseni yapanlar ve futbolu ‘babasının çiftliği’ olarak görenler de gerçek futbolseverler karşısında eğilecek ve yaptıklarının pişmanlığı ile bu dünyadan ayrılacaklardır!
Onurundan başka kaybedecek bir şeyi olmayanlar bir gün mutlaka kazanacaklardır!
Teksas.ORG
Teksaslı Bursasporlular Derneği Resmi İnternet Sitesi
Her zaman yazıyorum
Ya biz istanbulu feth edicez ya istanbul bizi
delikanlı Bursa!
yazan mert genç
Türkiye futbol federasyonu'nun yeni başkanı yıldırım demirören oldu. Süper lig'de yer alan 18 kulüpten 17'sinin desteğini almayı başaran eski beşiktaş başkanı demirören, tek aday olarak girdiği seçimleri kazandı ve mehmet ali aydınlar'ın ardından tff'nin yeni başkanı oldu.
başkanlık seçimleri yapılmadan önce futbol camiasından birçok önemli isimle konuşurken, yıldırım demirören'in bırakın tff başkanı olmasını tff başkanlığı'na adaylığını koymasının bile skandal bir karar niteliğinde olduğunu belirtmiştim. Böyle bir durumun beşiktaş'ın yanında kendisinin de isminin iddianamede yer almasından dolayı mümkün olamayacağını ve demirören'in bu adaylığının hukuki bir engele veya 58. Maddenin değişimine engel olan kulüplerin engeline takılacağını düşünüyordum. Ancak tamamen yanıldım.
yöneticileri, ''düşürün bizleri'' diye bas bas bağıran sözde samimi fenerbahçe, her defasında başkanı ''kupamızı istiyoruz, biz temiziz' diyen trabzonspor, demirören'e karşıyız diyip sonradan desteğiz diyen galatasaray ve kalıbının takımı olmayan anadolu kulüpleri bugün resmen türk futbolunu ateşe attılar. Tek tek sormak istiyorum. Demirören sizlere neler vaat etti? Benim tahminlerime göre, yeni başkan demirören, fenerbahçe'ye küme düşmemeyi, trabzonspor'a geçen sezonun şampiyonluk kupasını vermeyi (bu imkansız kupa Bursaspor'a gidecektir), galatasaray'a avrupa'ya gitme garantisini ve iddianamede adı geçen diğer kulüplere ise ligde kalma vaadini verdi. Kısacası 17 kulübün hepsi birden çıkarları uğruna ulu önder Atatürk'ün çok önem verdiği 'ahlak' ve 'şeref' kavramlarını hiçe saydılar. Yazıklar olsun diyorum başka bir şey demiyorum.
Türkiye ligleri tarihinin en temiz şampiyonu olan Bursaspor ise şike soruşturmasının başından bu yana gösterdiği duruşla 'ahlak' ve 'şeref' kavramlarına önem veren ve türk futbolunun geleceğini düşünen tek takım olduğunu göstermiş oldu. Bana göre Bursaspor bugün itibariyle türk futbolunda yeni bir devrim daha yaptı ve ikinci şampiyonluğunu resmen ilan etmiş oldu. 2009-10 sezonundaki şampiyonluğuyla birlikte dört büyükleri beş büyükler yapan Bursaspor ayrıca bundan sonrası için ligimizi istanbul takımları, anadolu takımları ve Bursaspor olarak yeni bir çehreye kavuşturmuş oldu. Bugün Bursasporluların günüdür, Bursaspor'un bu dik duruşu Bursa'nın delikanlılığına dil uzatanlara cevaptır!
son olarak tüm futbolseverler gerçeği bir kez daha gördü. Büyüklük kesinlikle kupalarla ölçülmüyor!
yeniden teşekkürler Bursa, teşekkürler Bursaspor, teşekkürler Bursaspor başkanı ve yönetimi!