Sporun ve doğal olarak sporun bir alt dalı olan futbolun günümüzde eski zamanlardaki tabiriyle "bir oyundan" çok daha fazla şey ifade ettiğini hepimiz biliyoruz. Biz taraftarlar, uzun yıllardan bu yana, dünyanın her yerinde olduğu gibi renkler fark etmeksizin futbolu izlemek ve seyretmekten ziyade yaşıyoruz. Maçları evimizdeki koltuğumuzda, elimizde kahvemiz ile izlemek varken; bilet ve giriş kuyruklarında saatlerce bekleme, 90 dakika için onlarca saatlik yollara düşme, oturarak değil ayakta maç izleme gibi birçok tercihimiz işte tam da bu sebepledir.
Bizler bir çift renge gönül verdik. Kimimiz içinde olmayı hayal ettiği formayı sahada, kimimiz saha dışında giyiyor, gönlünde taşıyor. Bu güne kadar sahadakilere verdiğimiz destekten kendimize sahip çıkma ve renk ayrımlarını bir yana bırakarak hep bir ağızdan "Neden çoğu zaman bir terörist muamelesi görüyoruz?" sorusunu sorma fırsatını yakalayamadık. Biz sustuk, bilet fiyatlarını artırdılar. Biz sustuk, stadyuma girişte, kış günü olmasına karşın aramalarda ayakkabılarımızı bile çıkarttırdılar. Biz sustuk, asgari ücretle çalışan bir işçinin çocuğuna, babası ona da bir bilet almadan maç havası solumayı çok gördüler. Biz sustuk, her yanımızı kameralar ile donattılar. Biz sustuk, tv jeneriklerinin ve bayram kutlamalarının ana unsurlarından olan meşaleyi yasakladılar. Şimdi de E-Bilet Uygulaması ile karşı karşıyayız ve söylüyoruz; bu uygulamanın karşısında yer alıyoruz.
E-Bilet ne getirecek?
Aldığımız elektronik biletlerin üzerinde adımız soyadımız, kimlik numaramız ve fotoğrafımız yer alacak. Maça kim geliyor, kaç maça gittin, kaç numaralı koltuk senin ve dolaylı yoldan hangi takımlısın, bunlar kayıtlara geçecek. Aldığın koltuk numarasında oturmaman ve o bölgede bir olay çıkması durumunda başın ağrıyacak. Yani dolaylı yoldan, herkesin aldığı koltukta oturması yoluyla gruplaşmalar ve toplu hareketin en aza indirgenmesinin önü açılacak. Yani Avrupa'nın bazı ülkelerinde çoktan tamamlan taraftarlıktan seyirciliğe geçiş sürecinin ilk adımları atılmış olacak. Ses çıkarmak için çok geç olduğunda, futbol futbol olmaktan çıkıp, bir tiyatro halini almış olacak.
Biz seyirci değil taraftarız ve öyle kalmak istiyoruz. Tribünlerdeki şiddeti engellemek için tribün kültürünün önüne geçici uygulamaları faaliyete geçirmek doğru değildir ve E-Bilete karşı çıkma sebeplerimiz de bunlardan ibarettir. Bu uygulamadan vazgeçilmesini istiyor, ülkemizdeki tüm tribün gruplarını da bu yönde taleplerini ve iradelerini belirtmeye, bu açıklamamızın altına imzalarını atmaya çağırıyoruz.
Bizim, sokaklarda dizlerimiz yara bere içinde oynarken gönül verdiğimiz futbolda E-Bilet'e yer yok.
TEKSAS